26 Şubat 2011 Cumartesi

Noein – To Your Other Self

Yönetmen: Kazuki Akane
Stüdyo: Satelight
Tür: Macera, Bilimkurgu
Yapım Yılı: 2005
Bölüm Sayısı: 24
Anime Puanı: 10/6



Noein, geçmiş – gelecek ilişkisi, kuantum fiziği, olasılık teorileri, birden fazla gelecek ve bunların oluşturduğu boyutları konu alan karışık bir anime. Günümüzden 15 yıl sonra, olası bir gelecekte La’cryma adında dünyamızı temsil eden boyut ile Shangri-la adında tüm boyutları birleştirip yok etmek isteyen bir boyut arasında amansız bir savaş sürmektedir. Fakat Shangri-la’yı yenmek neredeyse imkânsızdır ve onu durdurmanın tek yolu “Dragon Torque” (ejder kolyesi) adında gizemli bir nesnedir. Bu gizemli nesneyi bulmak için “Dragon Knights” yani Ejder Şövalyeleri adında bir grup kurulmuştur ve bu grup boyutları gezerek bu nesneyi aramaktadır. Günümüzde ve bizim boyutumuzda ise Haruka ve Yuu adında 12 yaşında iki arkadaş evden Tokyo’ya kaçma planları yapmaktadır. Bu esnada karşılarına Karasu adında bir ejder şövalyesi çıkar ve kendisinin başka bir boyuttaki 15 yıl sonraki Yuu olduğunu iddia eder. Karasu’nun görevi de diğer ejder şövalyeleri gibi ejder kolyesini ele geçirmektir fakat ejder kolyesinin Haruka olduğunu anlayınca işin rengi değiştir. Haruka’yı “bir daha” kaybetmemek için yemin eden Karasu, onu ne pahasına olsun diğer ejder şövalyelerinden ve Noien adındaki Shangri-la’yı yöneten varlıktan korumaya çalışır.

Noein’in konusu, ilkokula giden (daha doğrusu yeni bitirmiş) kahramanlarına karşın oldukça karışık bir anime. Öyle ki, süregelen bilimsel konuşmalar, kuantum fiziği muhabbeti ve karmakarışık boyut ilişkileri izlerken epey bir baş ağrısı yapıyor. Üstelik senaryonun akıcılığı bakımından da anime pekiyi değil. Yani bir iki bölüm birkaç olay yaşandıktan sonra çocuklar sanki bir şey olmamış gibi yaşamaya devam ediyor. Yahu, adamın gelecekten kendisi gelmiş, boyutlar yok oluyor falan diyor ama bölümler bir türlü bir araya gelemiyor. Haruka mutlu mesut ortada geziniyor, Yuu desen kendi âleminde. Bu arada Yuu sinir bozucu ilk beş karakter sıralamama girmeyi başardı, kendisini tebrik ederim. Anlatmaya çalıştığım, senaryo zaten karışık, en ufak bir kopmada toparlaması zor oluyor ve atmosfer de etkileyici olamayınca insan izlerken sıkılabiliyor. Ben bile bir iki defa yarıda bırakmayı düşündüm.

Noein’in çizimleri ise bir hayli ilginç ve kendine has. Animede özellikle savaş sahnelerinde çizgi roman tarzı diyebileceğim çizimler kullanılmış ve bir bakıyorsunuz karakterler sanki çizgi romandaymış gibi (karikatür tarzı) görünmeye başlıyor. Oldukça hoş bir ayrıntı olmuş. Bunun dışında normal çizimleri de gayet hoş. Animenin müzikleri de çizimleri kadar kaliteli. Açılış ve kapanış müzikleri fena değil ama esas iyi olan seri içinde çalanlar.

Özetle Noein – To Your Other Self ilk başta öyle gözükmese de kesinlikle yetişkinlere hitap eden, bir hayli karışık bir anime. Ben pek sevemedim ve açıkçası pek önermem ama eğer kuantum fiziği, boyutlar ve geçmiş – gelecek gibi konulara ilginiz varsa bir bakın derim. Aksi halde pek tavsiye etmem.

15 Şubat 2011 Salı

Paranoia Agent

Yönetmen: Satoshi Kon
Stüdyo: Madhouse
Tür: Gerilim, Psikolojik
Yapım Yılı: 2004
Bölüm Sayısı: 13
Anime Puanı: 10/7.5



Tsukiko Sagi, Tokyo’da yaşayan ve Maromi adında köpeği andıran pembe figürü yaratıcısı olan genç bir kızdır. Bu başarısından dolayı tüm gözler üzerindedir ve ondan başka ilgi çekici figürler de yaratması istenilmektedir. Bu baskı altında bir gün evine giderken bir dizi aksilikler yaşar ve sinirleri iyice boşalır. Tam o esnada ise olan olur. Kafasına aldığı bir darbe ile bayılan Tsukiko gözlerini hastanede açar. Olayı soruşturan dedektiflere de zanlının altın sarısı patenleri ve altın sarısı sopası olan genç bir oğlan çocuğunun olduğunu söyler. Dedektifler ilk başta olayı pek ciddiye almaz. Hatta uydurma bile sanırlar. Fakat ikinci vaka da meydana gelince halk arasında “shonen bat” (sopalı genç erkek manasında) efsanesi giderek yayılmaya ve işin içinden çıkılmaz bir hal almaya başlar.

Paranoia Agent, 13 bölümlük kısa bir seri ve bu yüzden de olayların çabuk geliştiğini düşünebilirsiniz. Fakat ilginçtir Paranoia Agent’e 13 bölüm artmış da fazla bile gelmiş. Anime oldukça heyecanlı bir şekilde başlıyor ve yedinci bölüme kadar heyecanla devam ediyor. Yedinci bölümden sonra ise animede performans düşüyor. Öyle ki, bana göre 7 ile 11. bölümler arası tamamen doldurma olmuş. Bu bölümlerde senaryo ilerlemiyor ve shonen batın yaptıklarını, halk arasında dolaşan dedikodulara tanıklık ediyoruz. Son iki bölüm yeniden toparlanarak fena olmayan bir son ile son buluyor ama açıkçası senaryonun seyrini ben pek benimseyemedim. Yani anime bir dizi şiddet eylemlerine karışan bir suçluyu arama üzerine yoğunlaşırken son bölümlere doğru tamamen psikolojik unsurlara kayıyor ve insan izlerken cidden yorulabiliyor. Hatta son bölümler psikolojikten ziyade fantastik bir hal alıyor dersem yalan olmaz. Demek istediğim, Paranoia Agent heyecanlı başlıyor, sonlara doğru biraz sapıtıyor ve ilginç bir sonla veda ediyor.

Çizimleri bakımından Paranoia Agent’ta büyük gözlü klasik anime karakterlerinden ziyade daha gerçekçi, gerçek çekik gözlü Japon karakterleri kullanılmış. Yani karakterlerin çoğu gerçek hayatta karşınıza çıkabilecek cinsten. Çizimlerin kalitesi de gayet yerinde. Animenin müzikleri ise kendisi kadar ilginç ve kaliteli. Özellikle Susuma Hirasawa’nın seslendirdiği “Yume no Shima Shinen Kouen” adlı parça ile Paranoia Agent’in openingi izlediğim animeler arasında top 5’e girebilecek kalitede ve güzel. Kapanışı pek beğenmedim ama animeye yakışan bir parça kullanılmış.

Sonuç olarak Paranoia Agent kanaatimce çok iyi bir anime değil ama izlediğim en ilginçlerinden birisi. Eğer sizde psikolojik ve karışık içeriği olan bir anime arıyorsanız Paranoia Agent’i önerebilirim ama aksi takdirde pek tavsiye etmem.

9 Şubat 2011 Çarşamba

Genshiken

Yönetmen: Takashi Ikehata
Stüdyo: Genco
Tür: Komedi
Yapım Yılı: 2004 – 2006
Bölüm Sayısı: 12 + 12
Anime Puanı: 10/9.5


Genshiken 1. Sezon
Genshiken (Gendai Shikaku Bunka Kenkyukai) veya Türkçesi ile Modern Görsel Kültürü Araştırma Cemiyeti, otakular üzerine kurulmuş ve onların hayatını göz önüne süren bir animedir. Hikaye, utangaç ve kendine güveni pek olmayan Kanji Sasahara’nın Shiiou Üniversitesine başlaması ile başlıyor. İlk önce manga kulübüne katılmaya niyetlenen Sasahara sonunda kararını Genshiken kulübünden yana kılar. Genshiken kulübünün üyelerinin tek ortak noktaları mangalar değil, aynı zamanda animeler ve oyunlardır da. Sasahara kendisi gibi otaku olan diğer kulüp üyeleri ile kısa zamanda kaynaşır ve izleyenlerine de ilginç parodilerle dolu maceralarını izlemek kalır. Dediğim gibi serinin baş karakterleri otakular olduğu için animede sürekli manga (özellikle erotik mangalar), anime ve oyun (genelde dövüş ve yine erotik oyunlar) muhabbeti yapılmaktadır. Hatta bu muhabbet daha da derin ve ilginç olsun diye anime içinde ismi “Kujibiki Unbalance” olan bir anime bile yaratılmış.

Genshiken 2. Sezon
Yeni sezonda kulübe geçen sezondan da tanıdık bir yüz olan Kuchiki ve Ogiue adında iki kişi daha katılmıştır. İkinci sezon, birinci sezonun bıraktığı yerden devam ediyor. Genshiken ekibi Comifes (orijinal adı ile Comiket) için hazırlanmaktadır ve ekibi yavaş yavaş mezun olma telaşı sarmıştır. Hatta iş arayanlar bile vardır.

Karakterler bakımından Genshiken oldukça zengin bir anime. Üstelik her bir karakterin Otaku olmasına rağmen farklı şeyleri sevmesi seriye bir hayli renk katıyor. Özellikle otaku olmadığı halde otaku sevgilisi yüzünden Genshiken ile takılan Kasukabe seriye oldukça renk katıyor. Genshiken karakterlerini kısaca tanıtacak olursam;

Kanji Sasahara: Sasahara, Genshiken’nin baş karakteri gibi gözükse de aslında değil. Sasahara sadece bizlere otakuların dünyasına giden kapıyı açıyor. Kendisi utangaç olmasına rağmen Genshiken’nin en normal otaku karakteridir.

Makoto Kousaka: Sarı saçları ve yakışıklılığı ile Kousaka için otakuların arasında işi ne diyebilirsiniz. Fakat Kousaka da dış görünümüne rağmen bir otakudur ve üstelik oyun düşkünüdür.

Harunobu Madarame: Genshiken kulübünün en koyu otakusu diyebiliriz. Mardarame’nin hayatı anime ve mangadır ve özellikle dojinshi (erotik manga) dergilere para harcamaktan hiç kaçınmaz.

Saki Kasukabe: Genshiken’de belki de otaku olmayan tek karakterdir. Kousaka ile çıktıkları için mecburen zamanını diğer otakularla da geçirmektedir ve ortaya bir hayli ilginç şeyler çıkabilmektedir.

Souichiro Tanaka: Tanaka daha çok cosplay ve el işleri ile ilgilenmektedir. Eğer birisinin bir cosplaye ihtiyacı varsa Tanaka’ya seslenmesi yeterlidir.

Kanako Ohno: Genshiken’e katılan ilk bayan otakudur ve iri göğüsleri ile dikkat çekmektedir. Ohno’nun da ilgi alanı cosplaydir ve bu yüzden Tanaka ile iyi anlaşmaktadır.

Chika Ogiue: Ogiue, Genshiken’de ikinci sezon gözükmektedir ve bana göre en ilginç karakterdir. Ogiue de tıpkı Ohno gibi bayan bir otakudur ve otaku olduğu için ve özellikle bayanlara hitap eden yayoi dojinshi (kabaca gay karakterli mangalar) ile ilgilendiği için kendisiyle pek barışık değildir.

Manabu Kuchiki: İlk sezonda bir kere gözükse de kulübe ikinci sezon dahil olur. Kendisi ekibin en sinir bozucu ve kanaatimce salak karakteridir. Olmasa da olurmuş.

Atmosfer ve bölümlerin ilerleyişi bakımından Genshiken son zamanlarda izlediğim en kaliteli animelerden birisi. Otakuluk ile komedi unsuru çok iyi harmanlanmış ve komiklik unsurları aşırıya kaçmanda yerli yerinde kullanılmış. Özellikle ilk sezon inanılmaz eğlenceli geçiyor ve animenin baş tacı olan muhabbetler seriyi götürmeye yetiyor da artıyor bile. Sasahara ve arkadaşlarının dojinshi geyikleri, Kasukabe’nin konuşanlardan bir şey anlamaması gibi birçok parodi animenin içerisinde yer almakta. İkinci sezonda ise tempo biraz düşmüş. Kulüp üyeleri iş aramakla meşgul olduğundan pek bir araya gelemiyorlar ve durum böyle olunca karakterlerin bireysel hayatlarına inilmiş ve açıkçası ilk sezondaki çoğu güzel espriler ve muhabbetler ikinci sezonda yok. Fakat bunu kötü olarak algılamayın. Genshiken’nin ikinci sezonu da hala kaliteli ama ilk sezonla kıyaslandığında biraz daha gölgede kalıyor.

Görsel olarak Genshiken kaliteli bir anime ve bu kalite ikinci sezon daha da artmış olarak göze çarpıyor. Bahsettiğim komiklik efektleri hiçbir zaman aşırıya kaçmıyor ve dozunda kullanılıyor. Ayrıca karakter çizimleri de seriye cuk oturmuş. Yalnız tek anlamadığım, Sasahara’nın saçı ilk sezon siyahken nasıl ikinci sezon kahverengi olmuş, çözemedim. Müzikleri bakımından da anime kalitesini belli ediyor. İlk sezonun seriye yakışan güzel bir açılış parçası var ama ikinci sezonunkini ben pek beğenmedim. Bu arada, ilk bölümün açılış parçasının anime için yaratılan Kujibiki Unbalance’den olması çok hoş bir ayrıntı olmuş.

Uzun lafın kısası, Genshiken’in ilk sezonuna 10, ikinci sezonuna da 9’u uygun görerek 9.5 gibi ortalama bir puan verdim. Anime benim beklentilerimi fazlası ile karşıladı ve eğer içeriği abartılı olmayan eğlenceli bir anime arıyorsanız Genshiken’i size gözüm kapalı önerebilirim. Son olarak, animede bolca dojinshi ve erotik oyun muhabbeti olduğu için küçüklerin izlemesi sakıncalı olabilir diyerek yazıyı bitirelim.

Not;
• Genshiken’in ilk sezon ile ikinci sezonu arasında çıkan üç bölümlük ovası vardır ve bu ovada Ogiue ile Kuchiki’nin kulübe nasıl dahil oldukları anlatılmaktadır.
• Genshiken içinde yaratılan Kujibiki Unbalance adlı animenin de ova şeklinde 3 bölümü ve seri olarak da 12 bölümlük bir serisi bulunmaktadır.