Stüdyo: Kyoto Animation
Tür: Komedi, Macera, Bilimkurgu
Yapım Yılı: 2009
Bölüm Sayısı: 28
Anime Puanı: 10/9
2009 yılında çıkan ve 28 bölümden oluşan The Melancholy of Haruhi Suzumiya, 2006 yılında çıkan 14 bölümlük seriyi de kapsamaktadır ve yeni bölümler içermektedir.
Kyon sıradan bir öğrencidir ve liseye yeni başlamıştır. Okulun ilk gününde herkes kendisini sınıfa tanıtmaktadır. Nitekim sıra Haruhi Suzumiya’ya geldiğinde kendisini şöyle tanıtır: “Normal insanlar beni ilgilendirmiyor. Aranızda uzaylılar, zaman gezginleri veya esperler (medyum benzeri) varsa gelsin beni bulsun” der. Doğal olarak arkasında oturan kızın böyle saçmalaması Kyon’a garip gelir ama Haruhi oldukça ciddidir. Sonuçta önlü arkalı oturmalarından dolayı Kyon ve Haruhi az da olsa muhabbeti ilerletirler ve Kyon istemeden de olsa Haruhi’ye kendi okul kulübünü kurma fikrini verir. Haruhi ilginç ismiyle SOS Takımı’nı kurar ve Kyon’u da zoraki üyesi yapar. Kulübün faal olması için üç üyeye daha ihtiyacı vardır ve çok geçmenden onlar da bulunur. Bunlardan bir tanesi SOS Takımı için kullandıkları Edebiyat kulübünün eski odasında takılan Edebiyat kulübü üyesi Yuki, üst sınıfta okuyan Asahina ve okula sonradan transfer olan Koizumi’dir. Buraya kadar her şey normaldir fakat Kyon, Haruhi ile takılmaya başladıkça hayatının giderek tuhaflaştığının farkına varır. Bunun en önemli kanıtı da Yuki’nin gerçekten bir uzaylı olması, Asahina’nın gelecekten gelmesi ve Koizumi’nin bir esper olmasıdır. Üstelik etrafında böyle garipliklerin olmasını çok istemesine karşın Haruhi’nin bunlardan haberi yoktur. Koizumi’nin yaptığı açıklamaya göre Haruhi’nin tanrıvari güçleri vardır ve farkına varmasa bile dünyayı dilediği şekle sokabilme gücüne sahiptir. Haruhi, bir uzaylı, zaman gezgini ve esper dilemiştir ve bunun sonucunda onlar buradadır. Doğal olarak kafası karışan Kyon, Haruhi’ye artık daha çok dikkat etmeye başlar ve SOS Takımı olarak birbirinden ilginç maceralar yaşamaya başlarlar.
Anime ilk bakışta komedi – okul türünde bir anime olarak görünse de aslında içeriği hiç de öyle normal değil. Çünkü bahsettiğim gibi animede bir uzaylı, zaman gezgini ve esper bulunmaktadır ve Kyon hiç istemese de kendisini Haruhi’nin farkına varmadan yarattığı kapalı mekânlarda veya durum gereği geçmişte bulabiliyor. Yani olaya pek fazla olmasa da bilimkurgu öğeleri karışabiliyor. Animenin en büyük dayanağı ise komedi unsurları. Komedi derken de laubali hareketler, şaklabanlıklar değil, konuşmaları kastediyorum. Anime esnasında müthiş diyaloglar söz konusu ve özellikle Kyon’nun içinden Haruhi’nin söylediklerine yaptığı yorumlara şahsen ben çok güldüm. Anime tam tadında ilerliyor ve bölümleri izlerken hiç sıkılmıyorsunuz. Kyon’nun başına gelenler ve Haruhi’nin arkasından dünyayı toparlamaya çalışmasını izlemek gerçekten çok zevkli.
The Melancholy of Haruhi Suzumiya’nın bana göre iki kusuru bulunmakta. Bunlardan bir tanesi animenin son bölümü. Diğer hareketli bölümlere göre oldukça durağan bir bölüm ve sadece bu bölümde ben az da olsa sıkıldım. Diğer kusuru, daha doğrusu benim beğenmediğim yanı 12. ve 19. bölümler ve arasını oluşturan “Endless Eight” yani Sonsuz Sekiz adlı sekiz bölüm. Kısaca özetlemem gerekirse; bu bölümlerde SOS Takımı ekibi 17 Ağustos ve 31 Ağustos tarihleri arasında sınırsız bir döngü yaşamaktadırlar. Yani 31 Ağustos’tan sonra tekrar 17 Ağustos’a dönmektedirler ve bunu yaparken de hafızalarını kaybederler. Kısacası sekiz bölüm boyunca karakterlerin elbiseleri değişiyor, birkaç cümleyi farklı söylüyorlar ve bölümler ilerledikçe sanki bunları daha önce yaşadık duygusu bariz artmaya başlıyor. İlginç bir senaryo olmuş ama fazla uzatılmış. Bu senaryo için en fazla dört, bilemedin beş bölüm çok daha yerinde ve yeterli olurdu. Hatta bu durumdan dolayı benim gibi bu animeyi 28 bölüm değil de 25 gibi kabul edebilirsiniz çünkü artık sonlara doğru bölümleri hızlı geçmeye başlamıştım.
Animenin çizimleri çok başarılı. Rengarenk ve cıvıl cıvıllar. Ortamda tam bir anime havası mevcut. Büyük gözler, rengarenk saçlar, canlı renkler ve müthiş konuşmalar bir araya gelince zamanın nasıl geçtiğini anlayamıyorsunuz. Açılış ve kapanış parçaları orta şekerli. Normal komedi animeleri açılışları gibi hareketliler ve sadece bir kere izledikten sonra bir daha izleme gereği duymadım. Seslendirmeler ise çok başarılı. Özellikle Asahina’nın hal ve tavırları ile sesinin uyumu şahane.
Sonuç olarak The Melancholy of Haruhi Suzumiya çok başarılı bir komedi animesi ve sulu şakalardan ziyade konuşmaların ön planda olduğu, tuhaf içerikli ama en önemlisi eğlenceli bir anime arayan herkese Haruhi Suzumiya’yı önerebilirim.
Ayrıca serinin devamı sayılabilecek tam iki saat kırk üç dakikalık Haruhi Suzumiya’nın Kayboluşu adında bir de filmi bulunmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder