Stüdyo: Gonzo
Tür: Aksiyon, Komedi
Yapım Yılı: 2004
Bölüm Sayısı: 24
Anime Puanı: 10/5.5
Desert Punk Sunabouzu, tıpkı Hokuto no Ken serisindeki gibi gelecekte (biraz daha uzak gelecekte) geçiyor. Dünya üzerinde yaşanan nükleer savaşlar nedeniyle medeniyetler çökmüş, yeşil alanlar çölleşmiş ve en önemlisi teknoloji bir hayli gerilemiştir. Yaşanan kıyametten sonra hayatta kalan insanların çoğu Kanto çölünde bir araya gelerek yaşamaya başlamış ve kıyametten önceki zamana “Dark Age” yani karanlık çağ adı verilmiştir.
Böyle bir ortamda kahramanımız Hokuto no Ken’deki gibi iyilerin dostu, kötülerin can düşmanı değil, tam tersine menfaatçi, kadın düşkünü, hilebaz, vicdansız, kötü niyetli, vurdumduymaz, parayı gurura tercih eden ve tam bir pislik olan ama işinin de ehlisi olan Sunabouzu lakaplı Kanto Mizuno’dur. Uzun lafın kısası Kanto tam bir anti kahramandır fakat dediğim gibi işinde çok iyi olduğu için ona çöl hayaleti lakabı verilmiştir. Özel ekipmanları ve babasından kalma 87 model Winchester’ı ile karşısındakine korku dolu anlar yaşatabilmektedir. Kanto bir “handyman”dır, yani para karşılığı her işi yapmaktadır. Seri boyunca da Kanto’nun bu garip maceralarına tanık oluyor ve ahlaksızlıklarının bir nevi tadını çıkarıyoruz.
Konu olarak Desert Punk Sunabouzu’da bölümler arasında bir bağ yok. Her bölüm Kanto’nun farklı bir macerasına tanık oluyoruz ve sona doğru geldikçe asıl konu şekilleniyor ama anime tamamen yarım bittiği için sonu büyük hayal kırıklığı yaşatıyor. Üstelik asıl önemli olaylar, Kanto’nun asıl büyük maceralarının başladığı anda anime sona eriyor. Bunun en büyük nedeni ise mangasının devam etmesi olsa gerek.
İçerik olarak ise bölümler çok uyumsuz. Demek istediğim, bir bölüm çok komik, bel altı, hatta tamamen Asagiri Junko adlı karakterin göğüslerine odaklanırken diğer bölümler daha ciddi geçebiliyor. Karakter bakımından ise anime bir hayli zengin fakat en önemli unsur olan atmosfer pek başarılı değil. Yani anime kötü bir anime sayılmaz ama insanı bağlayamıyor, kendisine çekemiyor. Desert Punk Sunabouzu’nun yoğun ve ilginç bel altı mizahı dışında ne konu bakımından ne de başka bir bakımından ayırt edici bir özelliği, kendine has bir ruhu yok.
Görsel olarak anime kaliteli fakat ilk açılış sahnesi tam bir fiyasko. Açılış sahnesinde gerçek kişiler kullanılmış ve iğrenç müziği de eklediniz mi ortaya berbat bir şey çıkmış. Neyse ki bu durum 13. bölümden sonra düzeliyor ve anime doğru düzgün hem açılış hem de kapanış parçasına kavuşuyor. Müziklere ise hiç girmiyorum bile çünkü söylenecek pek fazla olumlu bir şey yok.
Sonuç olarak Desert Punk Sunabouzu’nun en ilginç yanı sıra dışı bir kahramana, daha doğrusu halk düşmanına sahip olması dışında pek bir özelliği bulunmayan, birkaç espri ile ayakta kalmaya çalışan bir animeden öteye geçemiyor. Çok kötü değil ama izlemeseniz de olur.
Böyle bir ortamda kahramanımız Hokuto no Ken’deki gibi iyilerin dostu, kötülerin can düşmanı değil, tam tersine menfaatçi, kadın düşkünü, hilebaz, vicdansız, kötü niyetli, vurdumduymaz, parayı gurura tercih eden ve tam bir pislik olan ama işinin de ehlisi olan Sunabouzu lakaplı Kanto Mizuno’dur. Uzun lafın kısası Kanto tam bir anti kahramandır fakat dediğim gibi işinde çok iyi olduğu için ona çöl hayaleti lakabı verilmiştir. Özel ekipmanları ve babasından kalma 87 model Winchester’ı ile karşısındakine korku dolu anlar yaşatabilmektedir. Kanto bir “handyman”dır, yani para karşılığı her işi yapmaktadır. Seri boyunca da Kanto’nun bu garip maceralarına tanık oluyor ve ahlaksızlıklarının bir nevi tadını çıkarıyoruz.
Konu olarak Desert Punk Sunabouzu’da bölümler arasında bir bağ yok. Her bölüm Kanto’nun farklı bir macerasına tanık oluyoruz ve sona doğru geldikçe asıl konu şekilleniyor ama anime tamamen yarım bittiği için sonu büyük hayal kırıklığı yaşatıyor. Üstelik asıl önemli olaylar, Kanto’nun asıl büyük maceralarının başladığı anda anime sona eriyor. Bunun en büyük nedeni ise mangasının devam etmesi olsa gerek.
İçerik olarak ise bölümler çok uyumsuz. Demek istediğim, bir bölüm çok komik, bel altı, hatta tamamen Asagiri Junko adlı karakterin göğüslerine odaklanırken diğer bölümler daha ciddi geçebiliyor. Karakter bakımından ise anime bir hayli zengin fakat en önemli unsur olan atmosfer pek başarılı değil. Yani anime kötü bir anime sayılmaz ama insanı bağlayamıyor, kendisine çekemiyor. Desert Punk Sunabouzu’nun yoğun ve ilginç bel altı mizahı dışında ne konu bakımından ne de başka bir bakımından ayırt edici bir özelliği, kendine has bir ruhu yok.
Görsel olarak anime kaliteli fakat ilk açılış sahnesi tam bir fiyasko. Açılış sahnesinde gerçek kişiler kullanılmış ve iğrenç müziği de eklediniz mi ortaya berbat bir şey çıkmış. Neyse ki bu durum 13. bölümden sonra düzeliyor ve anime doğru düzgün hem açılış hem de kapanış parçasına kavuşuyor. Müziklere ise hiç girmiyorum bile çünkü söylenecek pek fazla olumlu bir şey yok.
Sonuç olarak Desert Punk Sunabouzu’nun en ilginç yanı sıra dışı bir kahramana, daha doğrusu halk düşmanına sahip olması dışında pek bir özelliği bulunmayan, birkaç espri ile ayakta kalmaya çalışan bir animeden öteye geçemiyor. Çok kötü değil ama izlemeseniz de olur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder