Yönetmen: Takahiro Omori
Stüdyo: Brain’s Base
Tür: Aksiyon, Macera
Yapım Yılı: 2010
Bölüm Sayısı: 24
Anime Puanı: 10/9
Durarara!!, Türkçe olarak “Kafasız” anlamına geliyor ve adını barındırdığı karakterlerden birinden alıyor. Durarara aynı zamanda Ryohgo Narita’nın kısa romanlarından uyarlanmış bir anime ve Baccano’nun da kardeşi sayılır. Narita, Baccano adlı animenin de yaratıcısıdır ve bu yüzden Durarara ile Baccano arasında mekan ve karakter dışında pek fark yoktur.
Durarara’da hikaye Tokyo’nun en işlek ve kalabalık semtlerinden biri olan Ikebukuro’da geçiyor. Birbirinden farklı ve bağımsız bir avuç insanın yolları, günde milyonların ziyaret ettiği Ikebukuro’da kesişir ve akıl almaz olaylar zinciri başlamış olur. Hikaye, Mikado Ryugamine adlı lise öğrencisinin arkadaşı Kida Masaomi’nin isteği üzerine Ikebukuro’ya, Raira Akademisi’nde okumak üzere gelmesi ile başlıyor. Ryugamine daha önce hiç yaşadığı şehirden ayrılmamıştır ve Ikebukuro gibi kalabalık, hiç uyumayan ve aynı zamanda tehlikeli bir şehre geldiği için çok heyecanlıdır. Masaomi, Ryugamine’ye daha ilk günden birkaç uyarıda bulunur; Izaya Orihara ile dost olma, barmen kılığında gezen adamın yoluna sakın çıkma, Dollars adındaki gizli çeteye bulaşma, geceleri tek gezme ve efsanevi kara motosikletliye dikkat et çünkü rivayetlere göre kafası yoktur… Böyle bir ortamda Ryugamine belaya her ne kadar bulaşmamaya çalışsa da bela ona daha geldiği ilk günden bulaşmıştır bile ve garip olaylar zincirinin ilk halkası çoktan kırılmıştır.
Yukarıda da bahsettiğim gibi Durarara, Baccano’ya çok benziyor. Karakter bolluğu olsun, konu anlatımı olsun her yönden ilgi çekici. Konu anlatımı ve yaşattığı atmosfere geçmeden önce Durarara’nın önemli karakterlerini kısaca tanıtayım;
Mikado Ryugamine: Bahsettiğim gibi liseye başlamak için Ikebukuro’ya gelmiştir. Çekingen ama düşündüğünü söyleyen bir yapıya sahip olan Mikado, sıradan biri olmak istememektedir.
Masaomi Kida: Ryugamine’nin en iyi arkadaşıdır. Sürekli neşeli olan, Ikebukuro’da birçok kişiyi tanıyan Masaomi’nin aslında büyük bir sırrı vardır.
Celty Sturluson: Durarara’ya ismini veren karakterdir ve İrlanda’dan gelen bir “Dullahan” yani kafasız bir peridir. Celty, siyahlar içinde, sarı kaskı ve at kişnemesi sesi çıkaran motoru ile Ikebukuro’da olduğunu düşündüğü kafasını aramaktadır. Halk arasında efsane bile olmuştur.
Izaya Orihara: Animenin en kurnaz, sinsi ve para karşılığında bilgi satan, şehri birbirine katmaya seven karakteridir. Zehir gibi çalışan aklı ile herkesten bir adım öndedir ve ne yapacağı asla kestirilemez.
Shizuo Heiwajima: Durarara’daki en favori karakterim olan Shizuo, sürekli barmen elbiseleri ve mavi güneş gözlükleri ile gezmektedir. Çocukluğundan beri çabucak sinirlenen Shizuo’nun “sinirlendiğinde” olağanüstü gücü ortaya çıkmaktadır. Öyle ki, yiyecek-içecek otomatlarını, trafik levhalarını yerinden sökebilmektedir. Ayrıca Izaya’nın ezeli düşmanıdır.
Anri Sonohara: Ryugamine ve Masaomi ile takılan, gözlüklü ve göğüsleri ile dikkat çeken Anri sessiz sedasız bir karakterdir ama onun da bazı sırları vardır.
Shinra Kishitani: Shinra, Celty ile birlikte yaşamaktadır ve bir yeraltı doktorudur. Bu yüzden genellikle illegal ameliyatlara katılmaktadır. Kişiliği ise bir hayli çarpıktır.
Elbette karakterler saydıklarıma sınırlı değil. Kadota ve arkadaşları, Rus Simon Brezhnev, Yagiri kardeşler gibi birçok karakter Durarara’da mevcut. Ayrıca nasıl Baccano’da ölümsüz karakterler vardıysa, Durarara’da da Celty gibi ilginç karakterler mevcut. Yani işin içinde biraz da fantastik öğeler yok değil.
Atmosfer bakımından Durarara’da tempo genellikle hep yüksek ve çok nadir düşüyor. Bölüm anlatımları tıpkı Baccano’daki gibi bir olayı farklı karakterlerin bakış açıları açısından anlatılıyor ve birbirleri ile nasıl kesiştiklerine şahitlik ediyoruz. Yani bölümler birbirleri ile kesişiyor ve kimin, nereden, nasıl geldiğini görüyorsunuz. Anime konu bakımından içerisinde ikiye ayrılmış durumda. İlk 13 bölüm bir olay üzerine yoğunlaşırken, kalan bölümler başka bir olay üzerine yoğunlaşıyor. Hemen şunu da söyleyeyim, ilk 13 bölüm mükemmel ötesi kurgulanmış. Hikayenin akışı, karakterlerin birbirleri ile etkileşime girmesi çok iyi aktarılmış ve atmosfer daima yüksek. Bu müthiş kurgunun yanında 13. bölümden sonraki bölümler konu bakımından maalesef biraz sönük kalıyor. Yanlış anlaşılmasın, kötü değil ama ilk 13 bölüm o kadar iyi ve sürükleyici ki ikinci konu ilk konunun gölgesinde kalmış. Eğer anime sadece ilk 13 bölümden oluşsaydı emin olan tereddütsüz 10 tam puanı basacaktım.
Görsel ve müziksel olarak Durarara on numara bir anime. Çizimler tipik anime çizimleri ama kalitesi yüksek. Ikebukuro gerçeğine benziyor mu bilemem ama yansıtmak istediği atmosferi çok iyi yansıtıyor. Her biri farklı karakterler de bunun tuzu biberi olmuş. Müziklerinden özellikle ilk açılış parçası olan “Uragiri no Yuuyake” adlı parça çok hoş bir parça. Diğer açılış müziği ve kapanışların da aşağı kalır yanı yok ama en iyisi birincisi derim. Ayrıca yine tıpkı Baccano’daki gibi opening sırasında on saniyelik bir özet sıkıştırılmış. Yani müziğin sözleri aniden kesiliyor ve özeti izledikten sonra opening kaldığı yerden devam ediyor.
Kısacası Baccano’yu seven Durarara!!’yı da mutlaka sever ama eğer iki seriyi de izlemediyseniz çok şey kaçırmışsınızdır. Bu yüzden önce Durarara veya Baccano fark etmez, ikisini de izlemenizi şiddetle tavsiye edebilirim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder