Yönetmen: Yoshikazu Miyao
Stüdyo: Gonzo
Tür: Komedi, Okul
Yapım Yılı: 2008
Bölüm Sayısı: 24
Anime Puanı: 10/5.5
Konuya geçmeden önce Special A nedir, kısaca bir bahsetmek istiyorum. Animenin geçtiği yerin en iyi okulu olan Hakusen Akademisi, zenginlerin ve çok zekilerin gittiği bir okuldur. Bu okulda sınıflar ortalamalara göre E sınıfından A sınıfına doğru sıralanmıştır. Fakat bir de A sınıfının üstünde en zeki yedi öğrencinin gittiği Special A sınıfı vardır. Bu sınıfın kendine ait binası, imkânları, bahçesi, kısacası her şeyi vardır. Bu sınıfa giden öğrencilerin derslere katılma zorunluluğu yoktur ve üniformaları da diğer öğrencilerinkinden farklıdır.
Special A’nın kahramanının adı Hikaru. Kendisi orta halli bir ailenin ikinci çocuğudur ve küçüklüğünden bu yana babası ile beraber profesyonel güreşe (daha doğrusu Amerikan güreşine) çok meraklıdırlar. Günün birinde, Hikaru daha küçükken babası onu Kei Takashima ile tanıştırır. Hikaru’ya göre güreşte kendisinden daha iyisi yoktur fakat ilk denemesinde Takashima’ya yenilir. Böylelikle Hikaru ile Takashima arasında yıllar sürecek bir çekişme başlar. Hikaru, Takashima’ya her konuda meydan okur. Derslerden tutun her türlü spor dalına kadar, her şeyde Takashima üstün gelir. Nitekim Takashima, Hakusen Akademisi’ne gider ve Hikaru’da onu takip ederek en zenginlerin gittiği okula girmeyi başarır. Fakat çekişme orada da devam eder. Çünkü Takahima bir numaradır ve Hikaru iki numaradır.
Special A’nın konusu anlayacağınız üzere “elit” kesimde geçiyor ve iki liselisin komik maceralarını anlatıyor. Special A’nın üstün zekalı yedi öğrencisini sizlere tanıtacak olursam;
Kei Takashima: Bahsettiğim gibi Takashima sınıfının ve okulunun bir numarası. Bu adamda her şey mevcut. Beyin, yakışıklılık, kas gücü, spor yeteneği, kısacası her şey var. Gerektiğinde ağaçların tepesine zıplayabilir, yüz metreyi bir saniyede koşabilir veya babasının şirketini boş zamanında yönetebiliyor.
Hikaru Hanazono: Güzel kızımız Hikaru ise animenin bayan başkarakteri. Takashima ile sürekli bir çekişme (ama centilmence) içindedir ve her konuda ona meydan okumaktan çekinmez. Bunun dışında yufka yüreklidir ve arkadaşlarına düşkündür. Okulun daimi iki numarasıdır.
Jun Yamamoto: Jun, üçüncü sıradadır ve “gay” bir kişiliğe sahiptir. Çünkü sürekli Ryuu ile takılmak ister ve bunu ileri götürerek koluna girmeler, kucağında uyumalar, onu başkalarından kıskanmalar gibi tavırlar sergiler. Bunun dışında iyi ve sessiz bir çocuktur.
Megumi Yamamoto: Megumi, Jun’un ikiz kız kardeşidir ve aynı özellikler onun için de geçerlidir. Megumi de Ryuu’nun peşinden ayrılmaz fakat bu onun için normal olsa gerek. Kendisi dördüncü sıradadır ve sesini yormamak için sürekli kağıda yazarak kendisini ifade etmektedir.
Tadashi Karino: Tadashi, animedeki belki de en normal karakter. Kafasına eseni yapmaya bayılır ve yemek düşkünüdür. Sıralaması beştir.
Akira Toudou: Akira altıncı sıradadır ve yemek yapmayı, özellikle kek ve çay konusunda ustadır. Ayrıca lezbiyendir de. Çünkü Hikaru’ya biraz fazla düşkündür ve “Benim Hikaru’m” gibi laflar ediyorsa bu işte bir iş vardır.
Ryuu Tsuji: İkizlerin yapıştığı meşhur Ryuu yedinci sıradadır. Kendisi uzun boyludur ve hayvan beslemektedir. Sincaptan aslana kadar okulda her türlü hayvana şefkat göstermektedir ve ikizler bu hayvanları çook kıskanmaktadır.
Gördüğünüz gibi Special A, birbirinden ilginç karakterlere sahip. Bu karakterlerin çizimleri de bir o kadar ilginç ve bu benim hiç hoşuma gitmedi. Karakterler sanki çöp adamın üzerine elbise giydirilmiş gibiler. İpince vücutlarına eklenmiş olan kocaman gözlü kafaları ile tuhaf duruyorlar. Ayrıca Special A’da asla çirkin karakter göremezsiniz. Özellikle bütün erkekler çok güzel. (Yakışıklı demiyorum, güzel diyorum) Erkekleri öyle bir çizmişler ki, hal ve tavırları da eklenince her beş erkekten ikisi gay gibi davranıyor. Hatta yemin ediyorum, bir tanesini ilk kez gördüğümde kız sanmıştım ama erkekmiş:) Hele bir de Takashima’nın babası var ki, etkisinden kurtulmam herhalde zaman alacak. Adam 36 yaşında ama bebek yüzü ile Takashima’dan çok daha genç duruyor ve kız gibi hareket ediyor. Sanırsam bu adam da gay.
Special A’nın bence en büyük eksiği ruhu olmaması. Tamam, her bölüm üç – beş komik olay oluyor ama animenin bir bağlayıcılığı, etkileme unsuru, yani sizleri ekrana kilitleyen bir tarafı yok. Her bölüm gerçek hayatta karşılığı olmayan bilimkurgu karakterleri bazen doğaüstüne kaçan komik olaylar yaşıyor ve siz de bunları boş gözlerle izliyorsunuz. İzlerken gözünüz, başka bir yere rahatça takılabiliyor, saate bakabiliyor, bölüm bittikten sonra ne yapacağınızı dahi düşünebiliyorsunuz. Anime ile empati kuramıyorsunuz. Umarım ne demek istediğimi anlatabilmişimdir. Kısaca müziklere de değineyim; benim tarzım değiller ama Special A tarzındaki bir anime için fazla abartılı veya kötü de değiller.
Özetle Special A, benim nefret ettiğim, iğrendiğim ismi anılmaması gereken animenin (Yok, Lord Voldermort değil, Ouran Host zıkkımı) biraz daha yumuşatılmış ve adama benzemiş hali. Eğer “o” animeyi sevdiyseniz Special A’yı da muhakkak seversiniz. Şahsen ben 12. bölümden sonra sıkıldığım için bıraktım ve benim tavsiyem, eğer komedili, okullu bir anime arıyorsanız Special A son tercihiniz olsun. Bu arada, ilk kez bir yazımda bu kadar çok gay kelimesini kullandım. Abartmıyorum ama, gerçekten öyleler:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder