Afro Samurai 2: Resurrection

Yönetmen: Fuminori Kisaki
Tür: Samuray, Aksiyon, Dram
Stüdyo: Gonzo
Yapım Yılı: 2009
Bölüm Sayısı: Film
Anime Puanı: 10/8

Afro Samurai’n bu yeni macerasında Afro, ilk seriden tanıdığımız van Justice’yi yenmiş ve bir numaralı alın bandını ele geçirmiştir. Artık barış içinde, insanlardan uzak bir yerde yaşayan Afro’nıun huzuru eski bir dostun gelmesi ile bozulur. Yine ilk seriden yakından tanıdığımız eski dost yeni düşman ayı maskeli Jinno Afro’nun evini basarak onu gafil avlar ve Afro’yu motosikleti ile sürükleyerek Afro’nun babasının mezarına götürür. Burada Sio adındaki kadın Afro’ya babasını nano teknoloji ile yeniden canlandıracağını ve ona acı çektireceğini söylemektedir. Sio’nun dediğine göre Afro’nun işlediği günahların bedelini babası ödeyecekmiş. Son olarak da bir numaralı alın bandını alan Sio, Afro’dan eğer alın bandını ve babasını geri istiyorsa iki numaralı alın bandını bulması gerektiğini söyleyip Jinno ile ortadan kaybolur. Anlayacağınız üzere de Afro istemese de babasını kurtarmak için kan ve vahşet dolu yeni bir maceraya atılır.

Afro Samurai 2: Resurrection ile ilk seriyi karşılaştırdığımızda bana göre bu yeni yapım çok daha iyi olmuş. Çünkü Resurrection’da çok daha fazla dövüş, fazla kan ve şiddet bulunmakta. Ayrıca “geçmişte yaşanan gelecek” unsurları da çok güzel işlenmiş. Demek istediğim Afro Samurai tarihsel olarak bayağı bir geçmişte geçiyor fakat dediğim gibi motosikletler, nano teknolojileri, cep telefonları, ses sistemleri ve daha birçok üstün teknoloji görürseniz şaşırmayın.

Görsel olarak da Afro Samurai 2: Resurrection’a diyecek pek fazla bir lafım yok. Ama karakterlerin neden çoğunlukla gri olduğunu anlayamadım. Tamam, belki daha karizmatik ve kendine has bir hava yaratılmak istenmiş olabilir ama karakterler de daha renkli olsa daha iyi olmaz mıydı diye de düşünmeden edemiyorum. Müzikler ve sesler zaten on numara. Rap tarzındaki müzikler şahane ve seslendirmeciler arasında Samuel Jackson, Lucy Liu gibi isimler olduğuna göre onlara da söylenecek bir sözümüz olmaz.

Sonuç olarak ilk seriden çok daha başarılı, bir saat otuz dakikalık bir görsel şölen var karşımızda. Herkesin izlemesini tavsiye ederim.