Stüdyo: Production I.G. 9
Tür: Fantastik, Dram, Macera
Yapım Yılı: 2007
Bölüm Sayısı: 26
Anime Puanı: 10/9.5
Guardian of The Sacred Spirit, Nahoko Uehashi’nin “Guardian Series” adlı on ciltlik romanlarından aynı adlı ilkinin uyarlamasıdır. Anime de başkarakterin adı Kanball’ı Balsa’dır.. Kendisi mızrak ustasıdır ve bir kadın olarak mızrak taşıdığı için ilk bakışta garipsenen biridir. Geçmişinde onun yüzünden sekiz kişi hayatını kaybetmiştir ve bu sekiz canı telafi edebilmek için korumalık yapmaktadır.
Günün birinde yaşadığı Yogo İmparatorluğuna geri döndüğünde tesadüfen İmparatorun küçük prensinin hayatını kurtarır ve minnet için saraya davet edilir. Burada imparatoriçe küçük prens Chagum’un sürekli ölüm tehlikesi geçirdiğini söyler ve içindeki varlık yüzünden imparatorun kendisi tarafından öldürülmek istendiğini anlatır. Bu yüzden imparatoriçe Balsa’nun küçük prens Chagum’u yanına alarak onu korumasını ve kaçmasını ister ve parada teklif eder. İçinde yaşadığı varlık ile imparatoriçenin ne demek istediğini pek anlayamayan Balsa, koruma görevini kabul eder, çünkü bu onun son işi, yani sekizinci koruduğu kişi olacaktır. Balsa prensin kaldığı ikinci saray olarak adlandırılan binayı mahsus ateşe verir ve Chagum’u da yanına alarak kaçmaya başlar. Çok geçmeden durum fark edilir ve imparator kadın mızrakçı Balsa’nın öldürülmesini ve prensin geri getirilmesini emreder. Böylece Balsa ve Chagum’un zorlu yaşam savaşı başlamış olur. Ayrıca çok geçmeden Chagum’um içinde yaşayan varlığın ne olduğu anlaşılır ve o varlığın aslında tüm imparatorluğu etkileyecek bir şeyin olduğu keşfedilir. Artık Balsa’nın omzunda iki yük vardır; biri prensin hayatı, diğeri ise içindeki yumurtadır.
Balsa’ya bu zorlu yolculuğunda Şaman Torogai ve öğrencisi Tanda eşlik etmektedir. Zaten Chagum’un içindekinin ne olduğunu da çözen o dur. Bu ikilinin dışında önemli karakter olarak sarayda çalışan yıldız kehanetçisi Shuga, iki yetim olan Toya ve Saya ile Balsa’nın peşine düşen sekiz avcıyı sayabiliriz. Açıkçası karakter bakımından anime biraz zayıf kalmış. Çünkü her bir karakter kendi alanında usta olsa da Balsa’ya rakip olacak, onu zorlayacak bir karakter animede bulunmuyor.
Görsel bakımdan Guardian of The Sacred Spirit oldukça zengin ve kaliteli. Renk kullanımları ve karakter tasarımları çok iyi tasarlanmış. Müzikler de gerçekten bambaşka. Shine adlı açılış parçası mükemmel ve bölüm esnasında çalan parçalarda fena sayılmaz. Özellikle son bölümlerde çalan “Fly Nahji” diye bir parça var ki ben çok beğendim. Kapanış müziği ise biraz hayal kırıklığı gibi olsa da diğer güzel müzikler bu açığı tamamlıyor. İçerik olarak ise anime iyi olsa da keşke romantizme de önem verilseymiş demeden geçemeyeceğim. Balsa güzel bir kadın ve otuz yaşında ama 26 bölüm boyunca ufak konuşmalar dışında aşk veya romantizm hakkında pek bir şey göremiyoruz. Sonuç olarak Guardian of The Sacred Spirit, beklentilerimin çok üstünde çıktı ve eğer eksi dönemlerde geçen, kılıç kuşanılan animeleri seviyorsanız kaçırmamanızı öneririm.
Günün birinde yaşadığı Yogo İmparatorluğuna geri döndüğünde tesadüfen İmparatorun küçük prensinin hayatını kurtarır ve minnet için saraya davet edilir. Burada imparatoriçe küçük prens Chagum’un sürekli ölüm tehlikesi geçirdiğini söyler ve içindeki varlık yüzünden imparatorun kendisi tarafından öldürülmek istendiğini anlatır. Bu yüzden imparatoriçe Balsa’nun küçük prens Chagum’u yanına alarak onu korumasını ve kaçmasını ister ve parada teklif eder. İçinde yaşadığı varlık ile imparatoriçenin ne demek istediğini pek anlayamayan Balsa, koruma görevini kabul eder, çünkü bu onun son işi, yani sekizinci koruduğu kişi olacaktır. Balsa prensin kaldığı ikinci saray olarak adlandırılan binayı mahsus ateşe verir ve Chagum’u da yanına alarak kaçmaya başlar. Çok geçmeden durum fark edilir ve imparator kadın mızrakçı Balsa’nın öldürülmesini ve prensin geri getirilmesini emreder. Böylece Balsa ve Chagum’un zorlu yaşam savaşı başlamış olur. Ayrıca çok geçmeden Chagum’um içinde yaşayan varlığın ne olduğu anlaşılır ve o varlığın aslında tüm imparatorluğu etkileyecek bir şeyin olduğu keşfedilir. Artık Balsa’nın omzunda iki yük vardır; biri prensin hayatı, diğeri ise içindeki yumurtadır.
Balsa’ya bu zorlu yolculuğunda Şaman Torogai ve öğrencisi Tanda eşlik etmektedir. Zaten Chagum’un içindekinin ne olduğunu da çözen o dur. Bu ikilinin dışında önemli karakter olarak sarayda çalışan yıldız kehanetçisi Shuga, iki yetim olan Toya ve Saya ile Balsa’nın peşine düşen sekiz avcıyı sayabiliriz. Açıkçası karakter bakımından anime biraz zayıf kalmış. Çünkü her bir karakter kendi alanında usta olsa da Balsa’ya rakip olacak, onu zorlayacak bir karakter animede bulunmuyor.
Görsel bakımdan Guardian of The Sacred Spirit oldukça zengin ve kaliteli. Renk kullanımları ve karakter tasarımları çok iyi tasarlanmış. Müzikler de gerçekten bambaşka. Shine adlı açılış parçası mükemmel ve bölüm esnasında çalan parçalarda fena sayılmaz. Özellikle son bölümlerde çalan “Fly Nahji” diye bir parça var ki ben çok beğendim. Kapanış müziği ise biraz hayal kırıklığı gibi olsa da diğer güzel müzikler bu açığı tamamlıyor. İçerik olarak ise anime iyi olsa da keşke romantizme de önem verilseymiş demeden geçemeyeceğim. Balsa güzel bir kadın ve otuz yaşında ama 26 bölüm boyunca ufak konuşmalar dışında aşk veya romantizm hakkında pek bir şey göremiyoruz. Sonuç olarak Guardian of The Sacred Spirit, beklentilerimin çok üstünde çıktı ve eğer eksi dönemlerde geçen, kılıç kuşanılan animeleri seviyorsanız kaçırmamanızı öneririm.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder